Gerçek Hayatta Tahammül Edilmesi İmkânsız Anime Karakterleri!
Anime karakterleri televizyonun arkasından çok tatlı, ama gerçek hayatta karşına çıksa? İşte işler orada çığırından çıkıyor. Gel beraber bakalım: Sevdiğimiz ama gerçek hayatta “bu ne lan?” dedirtecek 10 anime karakteri burada!

Gerçek Hayatta Tahammül Edilmesi İmkânsız 10 Fan-Favori Anime Karakteri: “Abi Vallahi Çok Severdim Ama Gerçekte Görsem Yolumu Değiştiririm”
Her anime izleyicisi bilir: Bazı karakterler vardır ki ekranda “Ooo bu çocuk efsane ya!” dersin, ama bir düşün, yan sınıfta otursaydı ne yapardın?
Muhtemelen ya WhatsApp grubundan atılırdı ya da sabah selamı alınmadan geçilirdi.
Anime karakterleri televizyonun arkasından çok tatlı, ama gerçek hayatta karşına çıksa? İşte işler orada çığırından çıkıyor. Gel beraber bakalım: Sevdiğimiz ama gerçek hayatta “bu ne lan?” dedirtecek 10 anime karakteri burada!
10. Bakugo Katsuki (My Hero Academia) – “Sessiz Konuşmak Onu Öldürür Mü Acaba?”
Bakugo deyince aklına direkt bağırışlar, patlamalar, havaya yumruklar geliyor değil mi? Haksız da sayılmazsın. Kendisi My Hero Academia evreninde efsane bir dövüşçü olabilir ama bir sabah otobüs kuyruğunda onunla beklemek zorunda kalsaydın? O gün o otobüse binmezdin.
Kendisi asabi, bağırgan, sinir küpü bir birey. İnsanlara yardım ederken bile küfürlü cümle kuran kaç kişi tanıyorsun? Hele ki küçük bir şeyi yanlış yaptığında – mesela kalemini yere düşürdüğünde – “PATLATIRIM LAN SENİ!” diyecek bir adamla aynı ortamda uzun süre kalabilir misin?
Kısacası, Bakugo ekranda patlasa hoş, ama gerçek hayatta patlasa polis çağrılır.
9. Haruhi Suzumiya (The Melancholy of Haruhi Suzumiya) – “Ben Merkezim, Geri Kalan Hepiniz Yardımcı Rol”
Haruhi’nin dünyası eğlenceli, renkli ve… fazlasıyla Haruhi merkezli.
“Haydi şimdi uzaylıyız, sonra zaman yolcusuyuz” derken, sınıf arkadaşlarını kostümlü şovlara sürüklüyor, kendi izni dışında hayat yaşatmaya kalkıyor. Ve evet, bu anime için harika malzeme.
Ama bir düşün: Gerçek hayatta bu kız senin sınıf arkadaşın olsa ve sana “Bugün uzaylıları bulmaya gidiyoruz!” deyip kafana kostüm geçirip, seni izin almadan sosyal medyada yayınlasa?
RTÜK değil, direk savcılık devreye girer.
Haruhi ekranda renkli bir karakter ama gerçek hayatta? Bir tık manipülatif, iki tık delilik…
8. Hisoka (Hunter x Hunter) – “Creepy Alert: Bu Adamın Olduğu Ortamdan Koşarak Uzaklaş”
Hisoka'yı anlatmak için uzun uzadıya cümleler kurmaya gerek yok:
Kostüm palyaço, kafa Joker, motivasyon tehlike.
Anime içinde karizmatik, “vay be ne manyak!” dedirten bir tip ama gerçek hayatta bu adam ofise gelse ne olur biliyor musun?
İK’ye direkt mail atılır.
Girdiği her ortamda rahatsız edici şekilde konuşur, kimseye sınır tanımaz ve gözlerini birine dikip “hadi dövüşelim” der.
Kısaca Hisoka'nın tek bir yeri animeye uygun: ekrandan izlenmesi. Gerçek hayatta o ekranın dışına çıkmasın rica ediyorum.
7. Inosuke Hashibira (Demon Slayer) – “Ağabeyim Üstünü Giymeden Bu Toplantıya Katılamazsın”
Inosuke saf enerjiden oluşmuş bir yaban domuzu. Dağda büyümüş, insan iletişimini yeni yeni çözmeye başlamış bir birey düşün.
O kadar hiperaktif ki, “çay mı kahve mi?” sorusunu dövüş davetine çevirebilir.
İyi niyetli, güçlü ama aynı zamanda asabi, sabırsız ve tamamen filtresiz.
Düşünsene, bir düğüne davet ettiğin kişi üstü çıplak geliyor ve damatla düğün pastasına kılıç sallıyor.
İzlerken çok keyifli ama aynı ofiste çalışmak zorunda kalsan ilk gün istifa edersin.
6. Satoru Gojo (Jujutsu Kaisen) – “Bakın Her Şeyi Ben Yaparım Ama Mizahım Sadece Bana Komik”
Gojo şu anda anime dünyasının karizmatik yıldızı.
Ama gerçek hayatta onunla bir proje teslimi yapmaya çalıştığını hayal et.
Toplantının ortasında göz bandını çıkarır, “Şaka yaptım, ölmediniz değil mi?” diye ortalığı karıştırır.
Sürekli kendi üstünlüğünü dile getirir, disiplin tanımaz ve herkesle alay eder.
Tam bir “ben iyiyim ama sizde bir problem var” tipi.
Yani animede ışıl ışıl ama ofiste ışıkları söndürüp gizlice çıkarsın odadan.
Gojo’yla çalışılmaz. Gojo izlenir.
5. Asta (Black Clover) – “Kardeşim Volüm Ayarın Yok Mu Senin?”
Asta’ya bir ses denetimi lazım.
Bu çocuk nefes almak dışında her şeyi bağıra bağıra yapıyor.
Kahvaltı mı? “KAHVALTI YAPIYORUUUM!”
Sohbet mi? “BEN HAYALLERİMİN PEŞİNDEN GİDECEĞİM!!!”
Motivasyon? Var.
İnat? On numara.
Ama decibel? Onu geçen haftadan beri ayarlayamadık.
Gerçek hayatta yanına 5 dakikadan fazla oturamazsın çünkü kulak zarın sana düşman olur.
Bütün iyi niyetine rağmen Asta bir kafe ortamında susturulması gereken bir doğal afettir.
4. L (Death Note) – “Beyefendi Bu Sandalyeye Normal Oturabilir misiniz?”
L zeka bakımından şahane bir karakter.
Ama arkadaşım, insan şekersiz hayat yaşayamıyor olabilir ama bu kadar da olmaz.
Cidden, adam masaya tersten oturur, hiç uyumaz, hiç duş almaz ve sürekli seni inceliyormuş gibi bakar.
Bir de hiçbir şeyi açıklamaz. Planı var ama anlatmaz. “Sadece izle,” der.
Ofiste seninle çalışsa, “Bu adam kesin benim bilgisayarıma keylogger kurdu” dersin.
Ekranda bu hareketler diziye hava katar ama gerçek hayatta L, şirket güvenliği tarafından sürekli gözlem altında tutulur.
3. Tamaki Suoh (Ouran High School Host Club) – “Drama Bitse de Bir Nefes Alsak”
Tamaki tam bir “aşırı doz romantizm ve ego karışımı.”
Birisine çay dökülse “BU BİR TRAJEDİ!” diye bayılabilir.
Sürekli ilgi ister, her şeyi yanlış anlar ve ağlamaktan hiç yorulmaz.
Kalbi temiz, niyeti iyi ama onunla dışarı çıkmak, “Bugün kesin bir skandal çıkar” demektir.
Arkadaş gruplarında ilk susturulan kişi olur, hatta o yazdığı uzun mesajlar “görüldü” bile olmadan yok sayılır.
Animede tatlı, gerçekte yorar…
2. Osamu Dazai (Bungou Stray Dogs) – “Abi Bu Mizahın Ağır Olduğunu Kimse Demedi Mi Sana?”
Dazai karizmatik, zeki ve gizemli.
Ama aynı zamanda sürekli “ölmek istiyorum” şakaları yapan, psikolojik olarak sınırları zorlayan biri.
Partideyken ortam tam güzel gidiyordur, bir anda “Keşke yıldızlar kadar soğuk bir yalnızlığım olsaydı” diye ortaya laf atar.
İlginçtir ama 20 dakika sonra herkes yavaş yavaş kaçmaya başlar.
Onu anlayan da yorulur, anlamayan da korkar.
Anime karakteri olarak harika yazılmış ama gerçek hayatta Dazai, arkadaş grubunun en çok “ona ulaşabildiniz mi?” diye sorulanıdır.
1. Vinsmoke Sanji (One Piece) – “Hanımefendi Deyip Yan Masa Kadrosunu Rahatsız Etmeye Başladı”
Sanji savaşır, yemek yapar, adamdır.
Ama konu kadınlara gelince...
Bir anda ciddiyetini kaybeder, romantik bir pervaneye dönüşür.
Kadınlara aşırı centilmenlik gösterir derken kastımız: resmen büyülenmiş gibi davranıyor.
Bir kadına bakınca burun kanaması geçiren birini gerçek hayatta düşün…
Rahatsızlık verici olurdu, değil mi?
Ofiste ya da mutfakta çalışıyorsun, Sanji işe ara verip lavanta kokulu hayallere dalıyor.
İyi niyetli ama dikkat dağınıklığı üst seviyede.
Gerçek hayatta en fazla “biri bu çocuğu HR’a bildirsin” dedirtir.
“Ekranda Şahane, Gerçekte Aman Deyin”
Bu karakterler neden seviliyor? Çünkü ekranda birer enerji bombası, karakter patlaması.
Ama gerçek dünyada?
İşte orada işler değişiyor.
Dizide 20 dakika sabredersin, hatta gülersin.
Ama aynı ortamda 5 dakika geçirmek...
“Ne zaman ev bitecek?” dedirten türden olur.
Bahsi Geçen Karakterler:
-
Bakugo Katsuki (My Hero Academia)
-
Haruhi Suzumiya (The Melancholy of Haruhi Suzumiya)
-
Hisoka (Hunter x Hunter)
-
Inosuke Hashibira (Demon Slayer)
-
Satoru Gojo (Jujutsu Kaisen)
-
Asta (Black Clover)
-
L (Death Note)
-
Tamaki Suoh (Ouran High School Host Club)
-
Osamu Dazai (Bungou Stray Dogs)
-
Vinsmoke Sanji (One Piece)
Unutma: Her anime karakteri gerçek dünyada parlamaz.
Kimi izlenir, kimi dinlenir… ama bazıları var ki, ancak uzaktan sevilir.
Gerçek hayatta karşımıza çıksalar?
“Abi valla severdik ama susmazdı ki bu çocuk…” dememiz işten bile değil!
Tepkiniz Nedir?






