Hikayesi Solo Leveling'den İyi Olan 10 Aksiyon Anime Önerisi!
Solo Leveling animasyonuyla göz doldursa da, hikaye kısmında “biraz boşluk var sanki” dedirten bir yapım. Ama dert değil! Eğer sen de "sadece havalı dövüşler değil, şöyle içine işleyen bir hikâye de olsun" diyorsan, doğru yerdesin. Bu yazımızda hikaye anlatımı Solo Leveling’den kat kat daha zengin olan 10 muazzam aksiyon anime önerisiyle karşındayız. Karakter gelişimi, dünya inşası, politik entrikalar, psikolojik derinlikler… Yani kısacası, “sadece seviye atlamayla yetinmeyen” animeler burada!

SOLO LEVELING’DEN DAHA DERİN HİKAYELİ 10 Aksiyon Anime Önerisi
1. Attack on Titan
İlk başta devlerden kaçan zavallı insanlar, sonra dev olan insanlar, en sonunda da “kim düşman, kim kahraman belli değil” kafasına evrilen bir yapım: Attack on Titan, yalnızca devlerle dövüşmek değil, ahlaki tercihlerle boğuşmak da demek. Hikaye katman katman açılıyor, karakterler "masum köylü"den politik canavara evriliyor. Özellikle Eren’in değişimi... O neydi öyle ya? Finale kadar herkesin iki kere düşünmesi gereken bir senaryo var karşımızda. Solo Leveling “dungeon” der, Shingeki ise “dünyayı yakarım” kafasındadır. İşte o kadar fark var.
2. Fullmetal Alchemist: Brotherhood
Bir kol ve bacak uğruna evrenin sırlarını aralamaya çalışan Elric kardeşler, hikayeyi sadece sihirli dövüşlerle değil, bolca felsefeyle de bezemiş. “Eşdeğer takas” lafı burada öylesine değil; resmen dizinin ruhu. Her karakterin kendi dramı var; Roy Mustang bile ağlatır adamı. “Devlet, savaş, insanlık, tanrılık” gibi derin meseleleri animeye yedirmek herkesin harcı değil. Solo Leveling'de Sung Jin-Woo abimiz “level up!” diye bağırırken, burada Ed kendi hatalarının altında ezilir. Yani? Evet, bu işin edebi yönü var.
3. Jujutsu Kaisen
“Ne var bunda, lanet kovalanıyor, dövüş var” diyene tek cümle: Junpei ve Nanami bölümleri. Jujutsu Kaisen’in içindeki karanlık ve duygusal derinlik, sadece dövüş sahneleriyle sınırlı değil. Yuji bir laneti içinde taşıyor ama asıl lanet, bu dünyadaki adaletsizlik. Sukuna, “ben kötü adamım” klişesini aşıyor; her karakterin arka planı ağlatmaya yetecek. Bu anime karakter gelişiminde öyle hızlı seviye atlıyor ki, Solo Leveling bile yanına yaklaşamıyor.
4. Vinland Saga
Viking deyip geçmeyin! Burası Thorfinn’in vicdan, intikam ve barış arasında bocaladığı, savaşın ruhu yaraladığı bir yer. İlk sezonda intikam delisi olan çocuk, ikinci sezonda tarla sürmeye başlıyor... ama o tarlada gözyaşı var. Askeladd gibi “ben kötü müyüm, iyi miyim?” dedirten karakterler cabası. Solo Leveling’in "boss kes, item al" temposunun yanında burası adeta ruhsal terapi.
5. Mob Psycho 100
“Yine OP bir karakter, ne olabilir ki?” diye düşünüyorsun değil mi? İşte buradaki Mob, aşırı güçlü ama duygusal açıdan çaylak. Hikâye dövüşten çok “ben kimim?” sorusuna yanıt arıyor. Reigen ise shounen evreninin en dolandırıcı ama en duygusal adamı olabilir. Her dövüş, aslında Mob’un içsel savaşını yansıtıyor. Solo Leveling karakteri ‘cool’, Mob ise ‘kalbi olan’.
6. Bungou Stray Dogs
“Ben karakter istiyorum, derinlik istiyorum, biraz da entelektüellik olsa ne güzel olurdu” diyorsan işte bu anime. Ünlü yazarların ismini taşıyan süper güçlü karakterler, depresif şiirsel repliklerle dövüşüyor. Dazai’nin intihara meyilli ruh haliyle Akutagawa’nın öfke patlamaları, hikayeye sadece karizma değil; duygusal yük de katıyor. Solo Leveling’in “ben artık çok güçlüyüm” mantığını bırak, burada “ben neden güçlüyüm?” sorusu soruluyor.
7. Dororo (2019)
Vücudu şeytanlara satılmış bir çocuğun parça parça insanlığına kavuşması kadar hüzünlü bir şey var mı? Hyakkimaru'nun her kazandığı uzuvla acıyı daha çok hissetmesi, dövüşlerin duygusal ağırlığını katlıyor. Yanına da sevimli hırsız çocuk Dororo’yu koyunca, “bu ikili mutlu olsun artık” diye dua ediyorsun. Solo Leveling’in pırıltılı zırhları burada yerini kandan ve trajediden oluşan bir yolculuğa bırakıyor.
8. Samurai Champloo
Dövüş mü? Var. Ruhsal arayış mı? O da var. Fuu, Jin ve Mugen üçlüsünün yolculuğu, aslında hayatta kaybolmuş üç insanın kendi yollarını bulma çabası. Her bölüm bir kısa film gibi. Bazen hiphop, bazen Edo dönemi Japonya, ama hep “insanlık halleri.” Solo Leveling gibi “ileri sar” değil; Champloo gibi “durdur, düşün, hisset” der.
9. Fate/Zero
Holy Grail War dedin mi zaten karanlık bir şeyler geleceğini anlarsın. Her biri kendi idealleri ve travmalarıyla dolu büyücüler ve tarihi figürler... Kiritsugu'nun "amaç mı, araç mı?" ikilemi, Saber’in pişmanlıkları, Kirei Kotomine’in ne istediğini bilememesi… Burada dövüşün her karesinin arkasında felsefe var. Solo Leveling "güç istiyorum" der, Fate/Zero ise "neden güç istiyorsun?" sorusunu sorar.
10. Hunter x Hunter
“Shounen klasiği işte” deyip geçeni Nen sistemine boğarım. Gon, ilk sezonda masum bir çocuktur; Chimera Ant arc’ında ise travma topuna dönüşür. Karakter gelişimi derken, burada karakter evrim geçiriyor resmen. Meruem ve Komugi arasındaki o şiir gibi dostluk? Evet, hâlâ yüreğimize saplı duruyor. Solo Leveling “boss kes” temposundayken, burası “acaba gerçekten doğru olanı mı yapıyoruz?” seviyesinde. Derinlik? Tencerede taş gibi kaynıyor burada.
SOLO LEVELING Mİ, HİKAYESİ OLAN AŞK GİBİ ANİMELER Mİ?
Solo Leveling elbette eğlenceli, aksiyon dolu ve animasyonuyla büyüleyici. Ama aradığın biraz daha ruh, biraz daha içerikse; yukarıdaki Anime Önerileri resmen tam isabet. Güçlü animasyonun yanı sıra gerçek karakter gelişimi, sağlam senaryo ve tokat gibi duygular arıyorsan, bu listede kesinlikle aradığını bulursun.
Önerilen Animeler (Liste):
-
Attack on Titan
-
Fullmetal Alchemist: Brotherhood
-
Jujutsu Kaisen
-
Vinland Saga
-
Mob Psycho 100
-
Bungou Stray Dogs
-
Dororo
-
Samurai Champloo
-
Fate/Zero
-
Hunter x Hunter
Bir dahaki “hikayesi sağlam anime önerileri” listesinde görüşürüz. Unutma, güç her şey değil. Bazen seni duygudan yere seren bir bakış, en büyük “final boss”tan daha vurucu olur!
Tepkiniz Nedir?






