One Piece'de Baba Sorunları Olan 10 Karakter!
One Piece, sadece hazine avı, dev savaşlar ya da Şeytan Meyvesi yeteneklerinden ibaret değil… Bu devasa evrende en az düşmanlar kadar güçlü bir tematik yapı daha var: aile. Bu yazımızda, baba sorunları yaşayan One Piece karakterlerini mercek altına alıyoruz. Sanji’den Ace’e, Yamato’dan Franky’ye kadar birçok karakterin iç dünyasında dönen fırtınalara ve onları şekillendiren aile travmalarına detaylıca dalıyoruz. Karakterlerin neden böyle davrandığını, hangi olayların onların kişiliğini şekillendirdiğini tüm açıklığıyla inceliyoruz.

One Piece Evreninde Baba Krizine Giren 10 Karakter: “Baba” Meseleleri Hiç Bu Kadar Derin Olmamıştı!
Anime dünyasında dram varsa, bilin ki bir yerlerde mutlaka aile travması vardır. Ama One Piece bu işi başka seviyeye taşımış. “Aile mi? Aman aman, ben kendi ailemi kurarım!” diyen karakterlerle dolu. Tabii olay sadece biyolojik bağ değil, ruhen bağlandığın kişilere "aile" demek de bu evrenin temel kuralı.
Gelin şimdi, babasıyla yıldızı hiç barışmamış, kimisi babasına lanet okumuş, kimisi “keşke hiç olmasaydı” demiş 10 One Piece karakterini yakından inceleyelim. Hazırsanız, içimizdeki psikologları ortaya çıkarıyoruz!
10. Vinsmoke Reiju – “O adam babaysa ben salatalığım!”
Kategori: Drama, Aile, Aksiyon
Tamam Reiju çok cool bir ablamız. Zehirli ama bir o kadar da duygulu. Yalnız bir sorunumuz var: Babası Vinsmoke Judge, bildiğin laboratuvar ürünü çocuklar yaratmaya çalışan bir bilim psikopatı. Reiju’nun duygularını bastırmadığı tek aile bireyi Sanji. Diğer kardeşlerine bakış açısı ise şöyle: "Ölseler de olur."
Evet, yanlış duymadınız. Reiju babasını öldürmek istemiyor çünkü... açık açık öyle bir şey demiyor, ama “ben bunları insan olarak görmüyorum” bakışı her sahnesinden akıyor. Bir tek Sanji'yi kurtarması bile onun karakter derinliğini anlamaya yeter. Yani Judge'e olan nefreti, sessiz ama keskin bir bıçak gibi.
9. Franky – “Anam babam korsanmış, ben de hurdayım...”
Kategori: Aksiyon, Komedi, Aile, Bilim Kurgu
Franky’nin gerçek ailesi? Hikâyenin başında terk edip kaçan pirate anne babası. Küçücük yaşta yalnız kalıyor, sonra Tom gibi bir efsane gemi ustasına sığınıyor. Ve o an itibariyle gerçek ailesi Tom ve Iceburg oluyor.
Franky'nin, “kendi ailesini seçen adam” teması o kadar güzel işlenmiş ki, onun yaşadığı terk edilmişlik hissi sizi bile “benim babam kimdi ya?” dedirtebilir. Korsanlara uzun süre gıcık olması da bu yüzden. Gerçi sonra kendi korsan tayfasını kurdu ama neyse…
8. Helmeppo – “Babama bak, memurluğu mafya zannetmiş”
Kategori: Aksiyon, Polisiye, Karakter Gelişimi
İlk sezonda “ay bu ne sinir bozucu tip” dediğimiz Helmeppo, zamanla değişip gelişti ya, işte o değişimin temelinde babasına olan nefreti var. Babası kim? Meşhur Axe-Hand Morgan, yani "beni eleştirenin kafasını uçururum" kafasında bir denizci subayı.
Helmeppo başta şımarık, itici bir tipken, sonra Koby ile tanışınca dünyası değişiyor. Kendini babasının aksine “gerçek bir denizci” olarak yetiştirmeye başlıyor. İronik bir şekilde, babasına borçlu olduğu tek şey, ona benzememek için çabalaması.
7. Charlotte Oven – “Babam kimdi ya?”
Kategori: Aksiyon, Aile, Komedi
Big Mom ailesinin tam bir üretim bandı gibi çalıştığını biliyoruz. Oven, o dev kadronun daha makul tiplerinden biri. Ama konu baba olunca... Yok, yani gerçekten yok. Big Mom öyle bir sistem kurmuş ki, babalar figüran gibi. Oven da babasını tanımıyor bile, hatta umursamıyor da.
“Baba mı? Big Mom varken başkasına ne gerek var?” kafasında bir çocukluk geçirmiş. Bir nevi tam tersi Oedipus kompleksi gibi. Bu yüzden, karşısına çıkan biyolojik babalara saygı falan duymuyor, sadece Big Mom’un söylediklerine sadık kalıyor.
6. X Drake – “Babam bir gün iyi, bir gün kötü… bipolar değilse ben de korsan değilim”
Kategori: Aksiyon, Siyasi Drama
Diez Barrels denen bir zat-ı muhterem, önce Denizci, sonra korsan olmuş. Drake çocukken her iki tarafı da görmüş. Ama hangisi daha kötüydü derseniz, korsan hali. Çocuğa eziyet etmiş, sevgisiz büyütmüş, sonra ölmüş. Drake’in umurunda mı? Asla.
Drake bu yüzden Denizci oluyor, yani babasının iyi olduğu o eski dönemi referans alıyor. Sonra SWORD adlı gizli timde yer alarak, neredeyse James Bond gibi çalışıyor. Babasını bir rehber olarak değil, uyarı tabelası olarak hatırlıyor.
5. Sabo – “Ben soylu değilim, özgürüm!”
Kategori: Devrim, Aile, Dram
Sabo için Outlook III sadece bir baba değil, tam bir baskı sembolü. Zengin, soylu ama kalpsiz bir aileye doğmuş. En baştan "beni bu hayattan çıkarın!" diyerek kaçıyor. Luffy ve Ace’i kardeş olarak seçmesi de bundan.
Revolutionary Army’ye katılması bir tesadüf değil. Babasına ve soylulara olan nefretini eyleme dönüştürmek istiyor. Hafızasını kaybedip sonra geri kazandığında bile ilk hatırladığı şey ailesine duyduğu soğukluk. O yüzden, Sabo’nun ailesi artık Dragon, Ivankov ve yoldaşları.
4. Donquixote Doflamingo – “Babamı kafasını kesip götürdüm, ama giriş kartı saymadılar...”
Kategori: Psikolojik, Suç, Aile
Doflamingo, Celestial Dragon’ken, babasının "biz sıradan insan olalım" demesiyle yerle bir oluyor. Annesi hasta, kardeşi (Rosinante) farklı kafada... Sonuç: Doflamingo cinnet geçiriyor. Babasının kafasını kesip “ben hâlâ tanrıyım!” demeye çalışıyor.
Ama kimse onu dinlemiyor. İçindeki o reddedilme kompleksi öyle bir yer etmiş ki, sonunda suç imparatoruna dönüşüyor. Doflamingo’yu anlamak için tek cümle yeter: “Güçsüz olduğun sürece kimse seni dinlemez.” Ama işte o travmanın kökü, babasına duyduğu derin kin.
3. Vinsmoke Sanji – “O adam benim sadece biyolojik babam olabilir.”
Kategori: Aksiyon, Dram, Aile
Sanji, Judge tarafından duygusuz bir silaha dönüştürülmek istendi. Ama olmadı. Annesi sayesinde duygularını korudu, acı çekti ama insan kalmayı başardı. Kardeşleri “merhamet nedir?” bilmezken, Sanji herkesin yardımına koştu.
Judge onu demir maskeye hapsetti, hatta ölü zannedip umursamadı. Ama Sanji, Zeff sayesinde yeni bir baba figürü buldu. Luffy’yle birlikte ise gerçek bir aile kurdu. Judge’a karşı duyduğu öfkeyi bastırdı ama affetmedi. Çünkü Sanji, adam gibi adam olmayı Judge’a rağmen başardı.
2. Yamato – “Sen beni değil, ben kendimi tanımlarım Kaido!”
Kategori: Aksiyon, Dram, Kimlik Krizi
Kaido, oğlunu varisi yapmak istemiş ama oğlu olmaktan nefret eden bir evlat var: Yamato. Kendini Kozuki Oden olarak tanımlayan Yamato, babasıyla olan her temasında ya hapsedilmiş ya da işkenceye uğramış.
Yamato’nun özgürlük aşkı, Kaido’nun zorbalığıyla daha da güçlenmiş. Wano'daki samuraylar, onun gerçek ailesi olmuş. Ace ile olan dostluğu, Luffy'ye duyduğu sadakat... Hepsi, Kaido’ya karşı geliştirdiği nefretten güç alıyor. Ve bu nefret, onu Wano’nun özgürlüğü için savaşmaya itiyor.
1. Portgas D. Ace – “Babam Roger mıymış? Ben Whitebeard çocuğuyum kardeşim.”
Kategori: Aksiyon, Dram, Epik Hikâye
Ve geldik listenin zirvesine. Ace, hayatı boyunca Gol D. Roger’ın oğlu olmanın lanetiyle yaşadı. Kimse onun kim olduğunu umursamadı, sadece soyadını gördü. Bu da Ace’in öz benliğini bastırmasına ve hep “onun gibi olmayacağım” diyerek yaşamasına yol açtı.
Ama sonra ne oldu? Whitebeard ile tanıştı. Ona “baba” dedi, hem de içten. Gerçek ailesini, dostlukla kurdu. İşte bu yüzden Ace’in ölümü, onun babasından değil, seçtiği ailesinden dolayı oldu. Kaderi trajikti, ama haykırışı netti: “Whitebeard benim babamdır!”
Kan Bağından Öte Aileler One Piece’te Yazılır
One Piece evreni bize şunu defalarca gösterdi: Aile sadece seni doğuranlar değildir. Bazen seni büyüten kişi, bazen aynı yolda yürüdüğün dost, bazen de sana ilk kez sevildiğini hissettiren biridir. Bu 10 karakterin yaşadığı babalık travmaları, onları zayıf değil, güçlü kıldı. Çünkü nefretle baş etmeyi öğrendiler, kendilerine kendi ailelerini kurdular.
Listelenen Karakterler ve Baba Sorunları:
-
Vinsmoke Reiju
-
Franky
-
Helmeppo
-
Charlotte Oven
-
X Drake
-
Sabo
-
Donquixote Doflamingo
-
Vinsmoke Sanji
-
Yamato
-
Portgas D. Ace
One Piece’te baba olmak zor zanaat. Ama bu karakterler, o zanaatin gölgesinden çıkıp kendi yolunu çizenlerin hikâyesi. Unutmayın, bazen en sağlam bağlar, kalple kurulanlardır.
Tepkiniz Nedir?






